EĞİTİM

KIDEM TAZMİNATI DOĞRUDAN İŞÇİNİN HESABINA YATACAK

KIDEM TAZMİNATI DOĞRUDAN İŞÇİNİN HESABINA YATACAK

EYT’lilerin kıdem tazminatı için uygun şartlarda kredi desteği verileceğini anımsatan Bilgin, “Bu tazminat doğrudan doğruya işçinin hesabına yatırılacak.” dedi.

EYT’lilerin aylık bağlanma oranlarında bir değişiklik yapılıp yapılmayacağı sorusu hakkında Bilgin, “Bu oranlarda bir değişiklik yapmayı düşünmüyoruz.” cevabını verdi.

Bilgin, EYT düzenlemesine ayrılacak bütçeyle ilgili “Türkiye, Avrupa’nın en iyi bütçe dengelerine sahip ülkelerinden biri. Türkiye’nin bütçe gelirlerindeki artış, tahminlerin üzerinde olmuştur. Bütün bunlar hesaba dayalıdır. ‘Seçim ekonomisi uyguluyorlar’ diyorlar. Biz seçim ekonomisi uygulamıyoruz, gerçekçi ekonomi uyguluyoruz. Bütçe dengelerini gözeterek bütün bunları yapıyoruz. Popülizm yapmayan, gerçekçi, yurttaşımızı enflasyon sarmalına sokmayacak, denge politikasıyla bunları sürdürecek yaklaşıma sahibiz.” değerlendirmesinde bulundu.

EYT’nin maliyet hesabına ilişkin soruya “Milli gelirin binde biri veya onun birkaç puan üzerinde. Burada yaptığımız hesaplar, önümüzdeki dönem memur ve emeklilerin ücret farkı artışları, EYT ile ilgili gelecek mali yüklerin her biri bizim bütçe geliri dengesini gözeten uygulamalar olarak ortaya çıkacak. Ondan hiç endişeniz olmasın.” yanıtını verdi.

Bu süreçte yoğun çalışan Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanlarına yönelik ilave ödeme yapılıp yapılmayacağına ilişkin soruya Bilgin, “Onların yoğun çalışmalarını ödüllendirmeyi düşünüyoruz.” yanıtını verdi.

Bilgin, sayıları 500 bin civarında olan kamudaki sözleşmelilerin kadroya geçirilmesiyle ilgili düzenlemeyi önümüzdeki hafta, tatile girmeden Meclis’e intikal ettireceklerini söyledi.

Taşeron işçilerle ilgili bir çalışmaları şu an için olmadığını belirten Bilgin, önlerindeki dosyanın geçici işlerle ilgili olduğunu dile getirdi.

Bilgin, 3600 ek gösterge konusuyla ilgili “Yeni talepler var. Onları değerlendireceğiz. Onunla ilgili acelemiz yok. Ne zaman tamamlanırsa Meclis ne zaman uygun görürse… Biz teknik çalışmalar yapıyoruz, siyasi karardır bu. Süreç işliyor.” ifadelerini kullandı.

“ÖYLE BİR TUZAK YOK”

“Asgari ücretin giderek ortalama ücrete dönüştüğüne” ilişkin ifadelerin anımsatılarak, “Türkiye, bu asgari ücret tuzağından nasıl çıkacak?” sorusunun yöneltilmesi üzerine Bilgin, şunları söyledi:

“Öyle bir tuzak yok. Rakamları izliyorum. Gerçek olmayan nedir? Bazı ücretler asgari ücret düzeyinden vergilendirilmek, prim yatırmak için oraya sıkıştırılmıştır. Asgari ücret yüksek belirlendikçe reel olarak yukarıdaki ücretler de yüzde 100 artmıyor ama yüzde 60, yüzde 70, yüzde 80 artıyor. Aşağıdan yukarıya artıyor. Nitelikli emekte bu artış daha yüksek. Daha düşük usta, işçi asgari ücretin bir kademe üzerinde yer alıyor.

Türkiye’de enflasyon dizginlenirse, asgari ücret politikası da bu kadar reel artışlara tekabül edecek şekilde sürdürülürse tam tersine ücretlilerin milli gelirden aldığı payı yukarıya doğru tırmandırır ama enflasyon burada düşmanımızdır. Şimdi kontrol altına alındı. Enflasyonun önümüzdeki yıl sonunda yüzde 20’lere düşeceğini hesap ediyoruz. Mayıs, haziran itibarıyla yüzde 30 ile yüzde 40 arasında. Tahminim yüzde 35-36 olacak. Düşecek, mayıs ve haziranda yüzde 35, yüzde 40’a düşmesini bekliyoruz. Şimdi bu düşüş devam ederse asgari ücretin bu etkisinin daha fazla ön plana çıkacağını düşünüyorum.”

Bilgin, “Memur maaşları ne kadar artacak?” sorusu üzerine memur ve emekli maaşlarıyla ilgili Kamu Toplu Sözleşmesinde altına imza attıkları maddeler olduğunu anımsatarak bu kişilerin maaşlarına enflasyonun üzerinde artış yapılacağını belirtti.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu